zar zor

zar zor
zf.
1. 不乐意地, 勉强地, 迫不得已: Annesi onu zar zor yanında götürdü. 他母亲迫不得已把他带在自己身边。İşini zar zor yapıyor. 他干这工作是迫不得已。
2. 艰难地, 艰苦地, 困难地: Eline geçen paranın bir bölümünü köyüne gönderip geri kalanı ile zar zor yaşamak durumundadır. 他把挣到的钱一部分寄回农村, 剩下的用于维持艰难的生活。Trene zar zor yetişti. 他好不容易赶上了火车。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • zar zor — zf. Güçlükle Öbür hindi de zar zor Faik Efendi nin bacakları arasında yuttu cevizini. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zor — is., Far. zūr 1) Sıkıntı, güçlük, rahatsızlık Onun için hiçbir zorum, sıkıntım yokmuş gibi ara sıra denize taşlarımı atmakta devam ederek hızlı hızlı yürüdüm. R. N. Güntekin 2) Yüküm, mecburiyet Artık kızının evinde kalışının zordan olduğunu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zar — 1. is., esk., Ar. izār dan Kadınların örtündükleri çarşaf, car (II) 2. is. 1) İnce perde veya örtü 2) anat. İnce ve yumuşak yaprak biçimindeki organlar veya organ bölümleri, çeper 3) bit. b. Birbirine sımsıkı yapışık hücre veya moleküllerden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zorzorile — zorzȍrīle pril. DEFINICIJA reg. na jedvite jade, s velikom mukom ETIMOLOGIJA tur. zor + ile̕s̕ ili zar zor + ile dijal., v. zor …   Hrvatski jezični portal

  • güçlükle — zf. Güç, kolay olmayan bir biçimde, zar zor Kuş biraz havalanıp başka bir kayaya kadar güçlükle, zorlukla uçtu. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uyduruk — sf., ğu Aslı olmayan, uydurma şey, sania Liseyi zar zor bitirmiş, uyduruk işlerde yıllarca sürünmüştü. S. Dölek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sidik zoruyla — bir iş ucu ucuna veya zar zor halledilerek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yer bulmak — 1) oturacak yer sağlamak Sinemada zar zor bir yer bulduk. 2) bir kimse bir işe, görev yapacağı bir yere yerleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kendi yağıyla kavrulmak — olanıyla geçinip kimseye muhtaç olmamak Herkes zar zor kendi yağıyla kavrulabilirken şimdi kimsenin ne yağı kaldı ne suyu ne seli... H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • içi cız etmek — ansızın içi sızlamak Otuz sayfa okurum diye umduğum koca bir günün sonunda zar zor üç sayfa okuyabildiğimi anımsayınca içim cız etti. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zorille — or zoril [zôr′il, zär′il] n. 〚Fr zorille < Sp zorilla, zorillo, dim. of zorra, zorro, fox〛 a small, striped, black and white, musteline carnivore (Ictonyx striatus) of the drier parts of Africa: it looks and smells like the skunk * * * zor·ille… …   Universalium

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”